26 Ekim 2018 Cuma

Mantar Nedir, Nasıl Tanınır ve Anlaşılır ?


Mantar Nedir, Nasıl Tanınır ve Anlaşılır ?


 

Kültür mantarları yaygınlaşana kadar kentli nüfusun büyük bir kısmı için mantar kelimesi pek bir şey ifade etmiyordu. Belki arada bir ayaklarında oluşan kaşıntının sebebi geliyordu akıllarına. Elbette ki meselenin o yönüne girmeyeceğiz ancak artık kendisine kayısının nerde yetiştiği sorulduğunda, ‘manavda’ cevabını veren çocukların çağındayız. En azından süpermarket reyonunda demediklerine bile sevinenlerimiz çıkacaktır. Ben öyle yaparak teskin oluyorum, tavsiye ederim.
Neyse konumuza gelelim! Mantar nedir?
Öncelikle konuya Fransız Guyanası’ndan katılanlar için belirtelim ki mantar, sadece kültür mantarı demek değildir ve süpermarketlerde yetişmez. Ancak en çok yetiştirilen kültür mantarı agaricus bisporus milyondan fazla mantar türünden sadece bir tanesidir. Evcilleştirebildiğimiz türlerden biridir ve yakın zamanda endüstriyelleşmeye de başlamıştır. Bu aralar tezgahlarda bazı başka türlerin de yavaş yavaş ona katılmaya başladığını görüyoruz. Doğa ise bize bundan çok daha fazlasını vadediyor.
Mantarlar pek çoğumuzun sandığı gibi bitki değildir. Aslında bitkilerle ortak yönleri vardır ancak kendi besinlerini kendileri üretemezler. Bu yüzden bilim insanları onları bitki ve hayvanlardan farklı bir aleme yerleştirirler. Yani mantarlar başlı başına bir alemdirler. Ekosistemin kritik rollerinden ayrıştırıcılığı üstlenmişlerdir. Organik yapıların öldükten sonra çözülüp başka canlıların yaşamsal faaliyetlerinin hammaddesi olması onların eseridir. O yüzden arama motorlarına mantar yazıp tarattığınızda hem ölüm gibi sevimsiz, hem yaşam gibi rengarenk canlılarla karşılaşırsınız. Daha da ilginci göz kamaştırıcı zerafeti olan bir türün içinde ölümcül bir zehri taşıyor olabilme ihtimalidir. Bu yüzden mantar ölümle yaşam gibidir. Özellikle doğada bir survival durumunda ona bakış açınızı doğru ayarlarsanız, bu çok şeyi değiştirebilir.
Mantarlar yüzbinlerce türü olan bir alem ve biz aslında sadece bir survival durumunda yenilebilecek şapkalı mantarlardan bahsedeceğiz yani meselenin mikroskobik boyutlarına inmeyeceğiz diyelim ama belirtmekte fayda var: Mantarlar birçok ilacın üretiminde (antibiyotik-vitamin-enzim-hormon vs.) kullanılırlar ve tabi birçok hastalığa da sebep olabilirler. Ekmeğin, yoğurdun, peynirin ve şarabın meydana gelmesinde payları vardır. Aslında ekosistemin her yerinde onlar vardır denilebilir. Nemli yerlerde biraz daha fazla olmak üzere dünya üzerinde bir mantar türüne rastlamayacağınız yer ya yoktur ya da çok azdır.
Bu girişten sonra ilgi alanımıza giren büyük mantarlara bir göz atabiliriz. Bunların büyük çoğunluğu basitçe bir sap kısmı ve bir şapkadan oluştukları için genel olarak onlara şapkalı mantarlar da diyebiliriz. Daha sonra yenilebilir ya da zehirli türlere baktığımızda birçoğunun bu şekilde olduğu görülecektir. Aslına bizim mantar diye adlandırdığımız bu yapı mantarın sporlarını salacak ve onun üremesini sağlayacak parçasıdır. Bitkilerle benzeştirecek olursak bir çeşit meyve gibi düşünülebilir.
Mantarların Bölümleri Ve Tanıtıcı Özellikler
Toprak üstünde bulunan meyve diyebileceğimiz yapıyı oluşturan bölüm miselyum olarak adlandırılmaktadır. Bunu bazı mantarların yumruları altında kök iplikçikleri şeklinde görmeniz mümkündür. Dikkatli bakılırsa özellikle orman tabanında toprak üzerinde beyaz lekeler olarak da görülebilirler. Miselyum aslında dünyayı saran bir ağdır. Onunla ilgili mikolog Paul Stamets tarafından yapılan bir TED konuşmasını şuradan dinlemenizde fayda var.
Mantarların tanımlanması sırasında bazı yapısal özellikleri göz önüne alınmıştır. Bunların başlıcaları şunlardır: Şapka biçimi, şapkanın alt yüzü, lamel varsa konumu ve özellikleri, sap şekilleri, sap altı kısımda çorap benzeri yapının bulunup bulunmaması, sapın gevrekliği ya da lifli yapısı, sapın şapka ile bağlantı türü, mantarın rengi-tadı-kokusu ve sporların rengi.Şimdi bunlara daha ayrıntılı bakalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder